‘Cübbeli Ahmet Hoca’ lakaplı Ahmet Mahmut Ünlü ve eski Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım ile buluşmasının detayları ortaya çıktı.
Cübbeli Ahmet Hoca, Ahmet Mahmut Ünlü’nün gerçek adıdır ve eski Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım ile aynı cezaevi koğuşunda bulunmuş ve görüşmüştür. Bu ziyaret, Cübbeli Ahmet’in sosyal medya hesabından duyuruldu ve ziyaretin beş saat sürdüğü belirtildi.
Cübbeli Ahmet, ziyarete ilişkin sosyal medya paylaşımında şunları dile getirdi: “Sâhib-i sicni, kıymetli dostum Aziz Yıldırım Beyefendi’nin dâveti üzerine kendisini ziyâret etti. Mecliste diğer bazı müşterek dostlar da hâzır bulundu. Beş saat kadar oturdular. Birçok önemli konuları konuştular.”
Görüşmede, devlet işlerinde hizmeti geçmiş bazı kişilerin Cübbeli Ahmet Hoca’ya Selefî-Vehhâbî ve İŞİD hakkındaki öngörüleri, İran’ın Türkiye’deki etkisi, Türk Cumhuriyetlerindeki Selefî-Vehhâbî sorunuyla ilgili çabaları, Sûr içindeki Ekümenik projesine karşı direnişi gibi konularda takdirlerini ifade ettikleri aktarıldı. Cübbeli Ahmet Hoca ise bu konuların dini ve vatanın birliği ve bekasıyla ilgili olduğunu belirtti ve bu konularda hassasiyetlerini sürdürdüklerini dile getirdi.
Görüşmenin içeriği oldukça yoğundu ve konuşulanlar bir cilt kitap kadar detaylıydı. Hapishane anıları da hatırlatıldı ve derin bir samimiyetle ayrıldılar. Ayrıca, ayda bir buluşma kararı alarak ayrıldıkları belirtildi. Bu vesileyle, Cübbeli Ahmet Hoca, Aziz Yıldırım Beyefendi’ye ve devlete daha fazla hizmet etmesi için dualarda bulunduğunu ifade etti.
Cübbeli Ahmet’in ziyarete ilişkin sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşım şu şekilde;
Cübbeli Ahmet Hoca, sâhib-i sicni, kıymetli dostu Aziz Yıldırım Beyefendi’nin dâveti üzerine kendisini ziyâret etti. Mecliste diğer bazı müşterek dostlar da hâzır bulundu. Beş saat kadar oturdular. Birçok önemli konuları konuştular. Mecliste hâzır bulunan evvelce devlet işlerinde hizmeti geçmiş bazı kimseler Cübbeli Ahmet Hoca’ya: “Sizin Selefî-Vehhâbî ve İŞİD hakkındaki öngörüleriniz ve uyarılarınız ayrıca İran, Şîa ajanlarının Türkiye’deki tahrîbâtı ile ilgili reddiyeleriniz, bir de Türkî Cumhuriyetlerdeki Selefî-Vehhâbî sorununa karşı çabalarınız ve özellikle Sûr içindeki Ekümenik projesine karşı direnişiniz, birçok kurum ve kuruluş tarafından takdirle takip edilmektedir. Maalesef bu husûsların tümünde insanları aydınlatacak ilim adamları yok denecek kadar azalmış olduğu için bu husûslarda hizmetleriniz önem arz etmektedir. Veba husûs FETÖ hareketine karşı, dinler arası diyaloğa karşı gösterdiğiniz çabalar gizli değildir. Bundan dolayı hizmetlerinizin devamını bekliyoruz.” şeklinde beyânlarda bulundular. Cübbeli Ahmet Hoca da onlara: “Bu meseleler önce din sonra vatanın bölünmemesi ve devletin bekasıyla ilgili husûslar olduğu için bütün hocaefendilerin bu konularda gayret etmeleri lazım ise de maalesef bedel ödemeyi göze alamayanlar ve düzenlerinin bozulmasını istemeyenler bu konulara girmedikleri için bir mânâda cenâze ortada kaldığından bu husûslardaki hassâsiyetimizi sürdürüyoruz. Keşke böyle olmasaydı. Daha nice insanlar bu hizmetleri îfâ etseydi de biz onlara duâ ve destekte bulunsaydık. Ama çare yok, hem dînimizin; hem de Hanefî-Mâtürîdî çizgimizin muhâfazası, hem de vatan hâinlerine karşı teyakkuzda bulunarak onları teşhîr etme görevinin zorluğu altında eziliyoruz. Allâh-u Teâlâ’nın çok yardımını görüyoruz. Hak mutlaka galip gelecektir.” şeklinde yorumda bulundu. Konuşmaların muhtevâsı bir cilt kitap olacak kadar yoğundu. Tabî ki hapishane hâtıralarını yâd ettiler. Koyu bir muhabbet neticesinde ayda bir buluşma kararı alarak ayrıldılar. Bu vesîle ile Rabbimizden kıymetli başkanımız Aziz Yıldırım Beyefendi’ye iki cihan saâdeti, sıhhat-ü âfiyet ve devletimize, milletimize daha nice hayırlı hizmetler îfâ etmesi husûsunda muvaffakiyetler niyâz ederiz.
